Randevum 09.45’teydi. Saat 08.45’te konsolosluk binasının
önündeydim.
Girişte bulunan görevlilere ne zaman girebileceğimi
soracaktım ki görevli “09.45’te randevusu olanlar içeri gelebilir.” dedi. Yaklaşık 15-20 kişi sıraya girdi.
Aynı saatte bu kadar çok kişiye randevu vermelerine
şaşırmıştım.
İçeri girerken güvenlik kontrolünden geçtik. Binaya cep
telefonu sokmak yasak. Kontrolden geçtikten sonra asansörün önünde bir masada
bulunan görevli bizi karşıladı. Evraklarımıza baktı. Pasaportu, banka
dekontunu ve DS-160 formunun barkod sayfasını içeren onay sayfasını lastikledi
ve uzattı. Onay sayfasında fotoğrafı olmayanların fotoğraflarını zımbaladı.
Asansör ile başvuru katına çıktık. Başvuruların alındığı salon ve bu salona açılan
koridorda sandalyeler vardı. Beklediğimden daha kalabalıktı. “Herkes Amerika’ya
mı gidiyor?” dedim kendi kendime. Çünkü ağustos ayındaydık, Work and Travel
için gidenler çoktan gitmişti, yoğunluk olmayacağını düşünüyordum. Belki Bayram
kaynaklı olabilir diye düşündüm. Sonra vize başvurusu yapanların pek çoğunun
Amerika’da eğitime gidecek öğrenciler olduğunu fark ettim.
Başvuru katına geldiğinizde önce numara alıyorsunuz. Bu numarayı
tüm başvuru sürecinde kullanıyorsunuz. Ekranlarda sürekli numaralar değişiyor.
Numaranızın karşısındaki vezneye gidip işleminizi yapıyorsunuz.
İlk işlem parmak izi vermek sonrasında vize görüşmesi için
çağırıyorlar. Parmak izi verirken evraklarınızı alıyorlar. Parmak izi verdikten
sonra tekrar vize görüşmesi için beklemeye başlıyorsunuz. Ben bu esnada yapılan
görüşmeleri dinledim. Pek çok kişi vize
alabildi. Sadece 1 yıldır çalışmayan bir adama vize vermediler.
Sıra bana geldiğinde heyecanla yerimden kalktım, tam
konuşmaya başlayacaktım ki birisi gelip görevliye sorular sormaya başladı. Kısa
bir bekleme sürecinden sonra “Hi” diyerek konuşmaya başladım.
Görevli çok tatlı bir kadındı. Bana neden gitmek istediğimi,
ne kadar süredir çalıştığımı sordu. Açıkçası DS-160 formunda yazdığım bilgileri
teyit ettik diyebilirim. Formda adresini verdiğim kişinin kim olduğunu, Amerika’da
görüşüp görüşmeyeceğimizi sordu.
Bunların dışında nereleri gezeceğimi, ne kadar kalacağımı
anlattım. Sonrasında da 10 yıllık vizemi aldım. J
Görüşme sonra erince
kargo masasına gidip ödemenizi yapıyorsunuz. O kadar
para verdim, kargoya da vermem herhalde diye düşündüm ama kargo da ücretli.
Aynı gün akşam üstü
kargodan gönderimin yola çıktığını haber aldım.
Böylece bir günde Amerika vizesi almış oldum. J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder